rate Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • rate
    i. 1. oran, nispet; sıklık: death rate ölüm oranı, ölüm sıklığı. rate of interest faiz oranı. 2. değer, fiyat, ücret: hourly rate saat başına ücret. 3. hız, sürat: at a slow rate yavaş bir hızla. 4. sınıf, çeşit. 5. İng. emlak vergisi oranı. 6. İng. emlak vergisi. f. 1. değer biçmek. 2. saymak, farzetmek, olarak görmek: I rate him a friend. Onu arkadaş sayıyorum. 3. among -den biri sayılmak: He rates among the best composers of our time. Günümüzün en iyi bestecilerinden biri sayılıyor. 4. değerlendirmek: How do you rate him as an athlete? Onu sporcu olarak nasıl değerlendiriyorsun? 5. sınıflandırmak: The company rates its employees according to their productivity. Şirket işçilerini randımanlarına göre sınıflandırıyor. 6. k. dili hak etmek: She rates a promotion. Terfii hak ediyor.
  • rate of exchange
    döviz kuru, kambiyo kuru.
  • rate of interest
    faiz oranı.