Cibacen 5 Mg 28 Tablet

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z
ÖNEMLİ UYARI:
Doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanımı sağlığınıza ciddi zararlar verebilir!
Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından sitemiz sorumlu tutulamaz.

Üretici Firma Novartis Sağlık,Gıda ve Tarım Ürünleri San. Tic. A.Ş.

Etken Madde: Benazepril Hcl

Kategori: Kardiyovasküler (Kardiyoloji) ve Serebrovasküler Sistem/ACE İnhibitörü, Antihipertansif

Fiyat 0 TL

Barkod No 8699504090130





Formülü:

Film kaplı her divitab tablet 10 mg benazepril hidroklorür içerir.
Yardımcı maddeler: Sarı demir oksit, titan dioksit.

Farmakolojik özellikleri:

Endikasyonları:

Hipertansiyon tedavisi
Konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda (NYHA Sınıf II-IV) ek tedavi için.

Kontrendikasyonları:

Benazepril veya benzeri bileşiklere karşı bilinen aşırı duyarlık. ACE inhibitörü ile daha önceki bir tedaviye bağlı anjioödem hikayesi. Gebelik ("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız).

Uyarılar/Önlemler:

Anafilaktoid ve benzeri reaksiyonlar
Muhtemelen ACE inhibitörlerinin endojen bradikinin de dahil eikosanoidlerin ve polipeptidlerin metabolizmasını etkilemelerinden dolayı ACE inhibitörlerini (Cibacen dahil) alan hastalarda, bazıları ciddi olan, istenmeyen çeşitli reaksiyonlar görülebilir.
Anjioödem Cibacen dahil, ACE inhitibörleriyle tedavi edilen hastalarda yüz, dudaklar, dil, glottis ve larinkste anjioödem bildirilmiştir. Böyle belirtiler görüldüğünde Cibacen derhal kesilerek belirti ve semptomlarda tamamen ve sürekli bir düzelme oluncaya kadar hastaya uygun tedavi yapılmalı ve takip edilmelidir. Şişme sadece yüz ve dudaklarda olduğunda, genellikle
kendiliğinden veya antihistaminik tedavisi ile geçer. Larinks ödemi ile birlikte anjioödem
öldürücü olabilir. Dil, glottis veya larinksin de ödeme katılması halinde uygun tedavi, yani
subkütan adrenalin çözeltisi (1:1000 lik çözeltiden 0.3-0.5 ml) derhal uygulanmalı ve/veya
hava yolunun açık kalmasını sağlayacak önlemler alınmalıdır.
ACE inhibitörleri ile tedavide anjioödem görülme sıklığının Afrika kökenli zenci hastalarda
zenci olmayanlara göre daha yüksek olduğu bildirilmiştir.
Duyarsızlaştırma sırasında anafilaktoid reaksiyonlar ACE inhibitörü alırken Hymenoptera zehiri (yaban arısı zehiri) ile duyarsızlaştırma tedavisi
uygulanan iki hastada hayatı tehdit edici anafilaktoid reaksiyonlar görülmüştür. Aynı
hastalarda ACE inhibitörleri geçici olarak kesildiğinde bu reaksiyonlar önlenmiş, fakat
yeniden kullanıldıklarında tekrar ortaya çıkmışlardır.
Membrana temas sırasında anafilaktoid reaksiyonlar ACE inhibitörleri alırken yüksek akış membranları ile diyaliz uygulanan hastalarda
anafilaktoid reaksiyonlar bildirilmiştir. Anafilaktoid reaksiyonlar dekstran sülfat absorpsiyonu ile düşük yoğunluklu lipoprotein aferezi uygulanan hastalarda da bildirilmiştir.
Semptomatik hipotansiyon Diğer ACE inhibitörleriyle olduğu gibi Cibacen ile de ender olarak, özellikle uzun süreli
diüretik tedavisi, tuz kısıtlayıcı diyet, diyaliz, diyare veya kusma sonucu olarak hacim veya tuz eksikliği olan hastalarda, semptomatik hipotansiyon gözlenmiştir. Cibacen ile tedaviye
başlamadan önce hacim ve/veya tuz eksikliği düzeltilmelidir. Hipotansiyon görüldüğünde
hasta yatar vaziyete getirilir ve gerekirse i.v olarak serum fizyolojik verilir. Kan basıncı ve
hacmi normale döndükten sonra Cibacen ile tedaviye devam edilebilir.
Şiddetli konjestif kalp yetmezliği hastalarında ACE inhibitörü ile tedavi aşırı hipotansiyona
neden olabilir ki bu oligüri ve/veya ilerleyen azotemi ve (nadiren) akut renal yetmezlik ile
birlikte olabilir. Böyle hastalarda tedavi yakın tıbbi gözetim altında başlatılmalı ve hastalar
tedavinin ilk iki haftasında ve benazepril veya diüretik dozu artırıldığında yakından
izlenmelidir.
Agranülositoz, nötropeni
Bir ACE inhibitörü olan kaptoprilin agranülositoz ve kemik iliği depresyonuna neden olduğu
gösterilmiştir; böyle etkiler sistemik eritematöz lupus veya skleroderma gibi bir kollagen vasküler hastalığı da olan böbrek yetmezliği hastalarında daha sık olarak bildirilmiştir.
Benazeprilin benzer sıklıkta agranülositoza neden olup olmadığını gösteren yeterli bilgi
bulunmamaktadır. Kollagen vasküler hastalığı olan hastalarda, özellikle hastalık renal
fonksiyon yetmezliği ile birlikte ise lökosit sayısının takibi düşünülmelidir.
Hepatit ve hepatik yetmezlik
ACE inhibitörleri ile tedavi edilen hastalarda çoğu kolestatik hepatit olmak üzere, bazıları
öldürücü, akut karaciğer yetmezliği nadiren bildirilmiştir. Mekanizma bilinmemektedir. ACE
inhibitörleri alırken sarılık gelişen veya hepatik enzimlerinde belirgin yükselme olan hastalar
ACE inhibitörlerini kesmeli ve yakın tıbbi gözetim altında tutulmalıdırlar.
Azalmış renal fonksiyon
Duyarlı hastalarda renal fonksiyonda değişiklikler görülebilir. Renal fonksiyonu reninanjiotensin-
aldosteron aktivitesine bağlı olabilen, şiddetli konjestif kalp yetmezliği
hastalarında ACE inhibitörleri ile tedavi oligüri ve/veya ilerleyen azotemi ve (nadiren) akut
renal yetmezlik ile ilişkili olabilir. Bir böbreğinde veya çift taraflı renal arter stenozu olan
hipertansif hastalar ile yapılan küçük bir çalışmada, Cibacen ile tedavi kan üre azotunda ve
serum kreatinin düzeyinde artışlarla ilişkili bulunmuş; bu artışlar Cibacen veya diüretik
tedavisinin veya her ikisinin birden kesilmesiyle geri dönmüşlerdir. Böyle hastalar ACE
inhibitörleri ile tedavi edilirlerse, tedavinin ilk birkaç haftasında renal fonksiyon takip
edilmelidir. Önceden görünür bir renal vasküler hastalığı olmayan bazı hipertansif hastalarda,
özellikle Cibacen bir diüretik ile verildiğinde, kan üre azotu ve serum kreatinin düzeylerinde
genellikle küçük ve geçici yükselmeler görülmüştür. Bu durum önceden renal yetmezliği olan
hastalarda daha fazla görülebilir. Cibacen dozunun azaltılması ve/veya diüretiğin kesilmesi
gerekebilir. Hipertansif hastanın değerlendirilmesinde daima renal fonksiyon da
değerlendirilmelidir.
Öksürük
ACE inhibitörleri ile tedavide, muhtemelen endojen bradikinin parçalanmasının inhibisyonuna
bağlı olarak, kuru, inatçı öksürük bildirilmiştir. Bu öksürük genellikle tedavinin kesilmesiyle
geçer. Öksürüğün ayırdedici teşhisinde, ACE inhibitörünün neden olduğu öksürük dikkate
alınmalıdır.
Cerrahi/Anestezi
Hastanın bir ACE inhibitörü aldığı ameliyattan önce anesteziste bildirilmelidir. Hipotansiyona
neden olan ilaçlarla anestezi esnasında ACE inhibitörleri, dengeleyici renin salınmasına
sekonder olarak anjiotensin II'nin oluşumunu durdurabilirler. Bu mekanizmaya bağlı
hipotansiyon hacim artırmak suretiyle düzeltilmelidir.
Hiperkalemi
ACE inhibitörleriyle tedavi esnasında ender vakalarda serum potasyum düzeyleri yükselebilir.
Klinik çalışmalarda, hipertansiyonlu hastalarda hiperkalemi nedeniyle Cibacen kullanımına
son verildiği bildirilmemiştir. Hiperkalemi oluşması için risk faktörleri renal yetersizlik,
diabetes mellitus, ve aynı zamanda hipokalemi için ilaç kullanılmasıdır ("İlaç Etkileşmeleri"
bölümüne bakınız).
Aortik veya mitral stenoz
Aortik veya mitral stenozu olan hastalarda diğer tüm vazodilatörlerle tedavide olduğu gibi
Cibacen ile tedavide de çok dikkatli olmalıdır.
Gebelik ve Emzirme
Cibacen gebelik sırasında kullanılmamalıdır. ACE inhibitörleri gebe kadınlara verildiğinde
fetal ve neonatal morbiditeye ve ölüme neden olabilirler. Dünya literatüründe böyle vakalar
bildirilmiştir. Gebelik fark edildiğinde ACE inhibitörleri olabildiğince çabuk kesilmelidir.
Gebeliğin ikinci ve üçüncü üç aylık dönemlerinde ACE inhibitörlerinin kullanımı hipotansiyon,
neonatal kafatası hipoplazisi, anüri, geri dönebilen veya dönemeyen renal yetmezlik ve ölüm
dahil fetal ve neonatal hasar ile ilişkili bulunmuştur. Muhtemelen azalmış fetal renal fonksiyon
nedeniyle oligohidramnios da bildirilmiştir; bu ortamda oligohidramnios fetal kol-bacak
kırıkları, kraniyofasiyal deformasyon ve hipoplastik akciğer gelişimi ile ilişkili olmuştur.
Prematürite, intrauterin gelişme geriliği ve açık duktus arteriosus da bildirilmiş ancak bunların
ACE inhibitörü ile bağlantısı olup olmadığı açıklığa kavuşmamıştır.
İ
lk üç aylık dönemde intrauterin olarak ACE inhibitörü ile karşılaşma sonrası böyle olumsuz
etkiler görülmemiştir. Bu sadece birinci üç aylık dönemde ACE inhibitörleri alan kadınlar için
kesindir. Hasta hamile kaldığında doktorun benazeprili en kısa zamanda kesmesi önerilir.
Benazepril ve benazeprilatın anne sütüne geçtiği anlaşılmıştır. Ancak maksimum
konsantrasyonların plazmadakinin % 0.3'ü kadar olduğu görülmüştür. Bebeğin sistemik
dolaşımına ulaşan benazeprilat fraksiyonu ihmal edilebilir düzeydedir. Süt emen bebeklerde
herhangi bir istenmeyen etki görülmesi ihtimali olmamakla birlikte, Cibacen süt veren
annelere tavsiye edilmez.
Araç ve makine kullanma yeteneği üzerine etkileri
Diğer antihipertansiflerle tedavide olduğu gibi Cibacen ile tedavi sırasında da hastalara araç
sürerken veya makine kullanırken tedbirli olmaları öğütlenmelidir.

Yan etkiler/Advers etkiler:

Sıklık skalası: Çok ender olarak < % 0.01; ender olarak ≥ % 0.01 - <% 0.1; seyrek olarak ≥%
0.1- < % 1; yaygın olarak ≥ %1 - <%10; çok sık ≥ %10.
Cibacen'in iyi tolere edildiği görülmüştür. Cibacen ve diğer ACE inhibitörleri ile ilişkili olan yan
etkiler aşağıdadır:
Kardiyovasküler sistem : Yaygın olarak palpitasyonlar, ortostatik semptomlar; ender olarak
semptomatik hipotansiyon, göğüs ağrısı, angina pectoris, aritmiler; çok ender olarak
miyokard enfarktüsü.
Gastrointestinal sistem : Yaygın olarak spesifik olmayan gastrointestinal bozukluklar; ender
olarak diyare, kabızlık, bulantı, kusma, karın ağrısı; çok ender olarak pankreatit.
Deri : Yaygın olarak döküntü, ateş basması, pruritus, ışığa duyarlık; ACE inhibitörleri alan
hastalarda ender olarak pemfigus bildirilmiştir; çok ender olarak Stevens - Johnson
sendromu.
Karaciğer ve safra yolu : Ender olarak hepatit (kolestatik), kolestatik sarılık
("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız).
Ürogenital sistem : Yaygın olarak idrar sıklığı; ender olarak kan üre azotunda artış, serum
kreatinin düzeyinde artış; çok ender olarak yetersiz renal fonksiyon ("Uyarılar/Önlemler"
bölümüne bakınız).
Solunum sistemi : Yaygın olarak öksürük, solunum sistemi semptomları.
Merkezi sinir sistemi : Yaygın olarak baş ağrısı, sersemlik, halsizlik; ender olarak uyku hali,
uykusuzluk, sinirlilik ve paresteziler.
Kan : Çok ender olarak hemolitik anemi, trombositopeni ("Uyarılar/Önlemler" bölümüne
bakınız).
Duyu organları : Çok ender olarak kulak çınlaması, tat alma duyusunda bozukluk.
Alerjik ve immun reaksiyonlar : Ender olarak anjioödem, dudaklar ve/veya yüzde ödem
("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız).
Kas iskelet sistemi : Ender olarak eklem ağrısı, artrit, kas ağrısı.
Laboratuar bulguları
Diğer ACE inhibitörleriyle olduğu gibi, esansiyel hipertansiyonu tek başına Cibacen ile tedavi
edilen hastaların % 0.1 den az bir kısmında kan üre azotu ve serum kreatinin düzeylerinde
tedavinin kesilmesiyle geri dönen küçük artışlar gözlenmiştir. Bu artışlar Cibacen ile birlikte
diüretik alan hastalarda veya renal arter stenozu olan hastalarda daha fazla görülür
("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız).

İlaç etkileşimleri:

Diüretik kullanan hastalarda veya sıvı kaybı olmuş hastalarda, bir ACE inhibitörü ile tedaviye
başlandıktan sonra, kan basıncında aşırı bir düşme ender olarak görülebilir. Böyle hastalarda
Cibacen ile tedaviye başlamadan 2-3 gün önce diüretik tedavisini kesmek suretiyle, bu
hipotansif etki ihtimali en aza indirilebilir ("Kullanım şekli ve dozu", "Uyarılar/Önlemler"
bölümlerine bakınız).
Potasyum-tutucu diüretikler (örneğin spironolakton, triamteren, amilorid, v.s.), potasyum takviyeleri veya potasyum içeren diyet tuzlarının ACE inhibitörü alan hastalara verilmesi tavsiye edilmez, çünkü bu durumda serum potasyumunda önemli miktarda artış olabilir.
Ancak bu ilaçların birlikte kullanılmaları gerektiğinde, serum potasyum düzeylerinin sık sık
kontrolü tavsiye edilir.
Lityum ile tedavi sırasında ACE inhibitörleri alan hastalarda yükselmiş serum lityum düzeyleri
ve lityum toksisite semptomları bildirilmiştir. Bu ilaçlar birlikte dikkatle verilmelidir; serum
lityum düzeylerinin sık sık izlenmesi tavsiye edilir. Bir diüretik de kullanılırsa lityumun toksisite riski artabilir.
İndometazinin, birlikte kullanıldıklarında, ACE inhibitörlerinin hipotansif etkisini azaltabileceği gösterilmiştir. Kontrollu bir klinik çalışmada indometazin Cibacen'in antihipertansif etkisi ile etkileşmemiştir.

Kullanım şekli ve dozu:

Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde aşağıdaki dozlarda kullanılır:
Hipertansiyon
Tiyazid diüretiklerini almayan hastalarda tavsiye edilen başlangıç dozu günde 10 mg dır. Doz
günde 20 mg a çıkarılabilir. Dozaj kan basıncı cevabına göre, genellikle 1-2 hafta aralıklarla,
ayarlanmalıdır. Bazı hastalarda doz aralığının sonuna doğru antihipertansif etki azalabilir.
Böyle hastalarda total günlük doz iki eşit doza bölünmelidir. Hipertansif hastalarda Cibacen'in
tavsiye edilen günlük maksimum dozu, tek doz veya iki doz halinde verilen, 40 mg dır.
Eğer tek başına Cibacen kan basıncında yeterli düşüş sağlayamazsa diğer bir
antihipertansif, örneğin bir tiyazid diüretik veya bir kalsiyum antagonisti, başlangıçta düşük
dozda olmak üzere, birlikte verilebilir. Daha önce diüretik ile tedavi olması halinde Cibacen ile
tedavi başlamadan 2-3 gün önce diüretik kesilmeli ve gerekirse daha sonra verilmelidir.
Diüretiğin kesilmesi mümkün değilse, aşırı hipotansiyondan kaçınmak için Cibacen'in
başlangıç dozu azaltılmalıdır (10 mg yerine 5 mg) ("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız).
Kreatinin klirensi ≥ 30 ml/dakika olan hastalar için de mutat doz tavsiye edilir.
Kreatinin klirensi < 30 ml/dakika olan hastalar
Başlangıç dozu günde 5 mg dır. Gerektiğinde bu doz günde 10 mg'a kadar çıkartılabilir. Kan
basıncını daha fazla düşürmek için tiyazid olmayan bir diüretik veya bir diğer antihipertansif ilaç ilave edilmelidir.
Konjestif kalp yetmezliği
Tavsiye edilen başlangıç dozu günde bir defa 2.5 mg dır. Başlangıç dozunu takiben, kan
basıncında önemli bir düşme riski nedeniyle, ilk defa Cibacen alan hastalar ilk dozdan sonra
sıkı bir tıbbi gözetim altında tutulmalıdır ("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız). Kalp
yetmezliği belirtilerinde yeterli bir iyileşme görülmeyen hastalarda, semptomatik hipotansiyon
veya diğer istenmeyen yan etkiler de görülmediği takdirde, 2-4 hafta sonra Cibacen'in dozu
günde bir defa 5 mg a yükseltilebilir. Klinik cevaba bağlı olarak, uygun aralıklarla, doz günde
bir defa 10 mg 'a ve nihayet günde bir defa 20 mg a yükseltilebilir.
Genellikle günde bir doz etkindir. Bazı hastalar günde iki doz rejimine daha iyi cevap
verebilirler. Kontrollü klinik çalışmalar, daha ağır kalp yetmezliği olan hastalar (NYHA IV sınıf)için, genellikle hafif veya orta derecede kalp yetmezliği olan hastalar (NYHA II ve III. sınıflar)dan daha düşük Cibacen dozlarının gerekli olduğunu göstermiştir.
Kreatinin klirensi < 30 ml/dak olan konjestif kalp yetmezliği hastaları için günlük doz
10 mg a yükseltilebilir, fakat başlangıçta düşük doz (örneğin 2.5 mg) kullanılması uygun
olabilir ("Farmakokinetik Özelllikleri" bölümüne bakınız).
Çocuklar
Cibacen'in çocuklarda emniyet ve etkinliği tespit edilmemiştir.
Yaşlı hastalar
Yaşlı hastalar için doz tavsiyeleri ve özel uyarılar erişkinlerdeki gibidir.

Belirtiler ve semptomlar : Cibacen ile aşırı doz alımı bildirilmemiş olmakla birlikte, ana
belirtinin belirgin hipotansiyon olması beklenebilir.
Tedavi : İlaç yeni alınmışsa hasta kusturulur. Aktif metabolit benazeprilat çok az diyaliz
edilebilir; ancak yine de şiddetli renal fonksiyon yetersizliği olan aşırı doz almış hastalarda normal eliminasyonu desteklemek için diyaliz düşünülebilir ("Uyarılar/Önlemler" bölümüne bakınız). Belirgin hipotansiyon görülmesi halinde intravenöz olarak serum fizyolojik verilmelidir.
Anahtar Kelimeler: Cibacen 5 Mg 28 Tablet prospektüsü, neler için kullanılır, etkileri, Cibacen 5 Mg 28 Tablet yan etkileri, Cibacen 5 Mg 28 Tablet fiyatı, ilaç bilgileri